Tğm. Ve Ütğm. Liğimde Trakya’da görev yapmış Trakya’nın, Askeri yönden stratejik konumu ile araştırması etüdü yapılmadan; Tğm. Ve Ütğm. Ligim döneminde görev yaptığım Trakya bölgemizi mütecavize karşı savunma da Askeri Stratejik yönden de değerlendirilmesi şarttır. Aksi taktirde sadece; coğrafi konum, topografik şartlar, deprem bölgesi, tarım arazilerinin ok olması, bölge trafiği, haksız rant elde edenler, Montrö anlaşmasına göre bu kanalın kullanıp kullanılmaması, getirisi-götürüsü, mail açıdan da hesap edilerek çevre mühendislik etütlerinin de mutlaka doğru ve tarafsız olarak değerlendirilmesini, İstanbul Boğazı varken; zorla bu kanalı kullandırmanın metazori olarak yapılamayacağı, Doğal gaz/Petrol boru hatlarını tamamlandıktan sonra gemi trafiğinin azalacağı, Konuya Rusya ve Amerika cephesinden de bakılmasını, zira Montrö bizim Türkiye Cumhuriyeti’nin boğazlardaki emniyet sibobumuzdur. Unutulmaması dolayısıyla USA’nın çok eski bu planın uygulanırdık derecesini Rusya açısından da ( USA’nın Karadeniz de adeta üsleneceği ve Rusya’yı kontrol altına alabileceği de düşünülerek, bu planın uygulanmamasını B.çekmece’de Ecz. arkadaşım Celal Öcal’ın İstanbul kanalına karşı düşüncelerini de aşağıdaki aktarmak istedim.
TÜRK MİLLETİ
Kanal İstanbul’u tanıtan bilgilerin paylaşılmasıyla bu projenin yanlışlığının ve uygulanmasının getireceği mahzurları uzmanlar ortaya koymuştur. Bu sebeplerin biri de, üzerinde bulunduğumuz tarihi Küçükçekmece Köprümüzün de yol olacağıdır.
Bu yönde tepki almak istemeyen AKP iktidarı bu gerçeği bildiği için Kanal İstanbul Projesi detaylarını paylaşmamıştır. Ancak basında yer alan haberlerde görüldüğü gibi bu projenin uygulanmasıyla üstelik hakkında devletimizin 1. No’lu Kültür ve Tabiat varlıkları Koruma kurulu kararı bulunan Köprümüz, devlet tarafından yok edilecektir.
Dünyanın hayranlıkla değerlendirdiği Sultanahmet, Şehzadebaşı, Selimiye Camileri hakkında yıkım kararı alınmasına benzer bir karar, asla kabul edilmez, mazur görülemez.
Bu projenin sahibi Sayın Cumhurbaşkanımıza çok sevdiğini söylediği Mehmet Akif Ersoy’un şiiriyle cevap veriyoruz.
“ Hadi gel yıkalım şu Süleymaniye’yi desen,
İki kazma kürek, iki de ırgat gerek,
Ancak hadi gel yapalım şunu geri desen,
Bir Sinan, bir de Süleyman gerek …”
Siz benzer birçok yapı yaparsınız ama KÜÇÜKÇEKMECE KÖPRÜSNÜN BİR BENZERİNİ ASLA YAPAMAZSINIZ çünkü siz SÜLEYMAN DEĞİLSİNİZ VE YANINIZDA MİMAR SİNAN’INIZ YOK!
Kanal İstanbul, tarihi köprümüzü yok ederken, Küçükçekmece de yaşayan insanımızı da yapılacak en yakın köprüyü kullanmak zorunda bırakacak, evine işine gidişte çok uzak bir yolu kullanmaya mecbur kalacaktır.
Osmanlı dönemi ordunun sefere çıkarken, seferden dönerken kullandığı Menzil yolu üzerindeki Küçükçekmece Köprümüz: son dönem Balkan Savaşı, 1. Dünya Savaşı, İstiklal Savaşı dönemlerinde de çok büyük hizmet gördü. Her gün binlerce insanımızın kullandığı köprümüz Kanal İstanbul için yok edilmek isteniyor. Bu tarih katliamını asla kabul etmiyoruz ve Küçükçekmece Köprüsünü yıkılmasına izin vermeyeceğiz. Sessiz kalmayacağız.
Yaşadığımız pahalılık, işsizlik, Türkiye’mizin demografik yapısının bozulmasını göz ardı eden Suriyeli sorunuyla boğuşmakta olan Türk Milleti, şimdi de Kanal İstanbul’la hayatının çok önemli bir parçası olan KÜÇÜKÇEKMECE KÖPRÜSÜNÜN YIKILMASINI İSTEMEMEKTEDİ ve YIKILMASINA DA İZİN VERMEYECEKTİR.
Bu konuyu Cumhurbaşkanımız R.T.ERDOĞAN’ın tekrar değerlendirmesini arz ediyor, Türk Milletini daha duyarlı olmaya davet ediyoruz.
TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR ve İNSAN HAKLARI DERNEĞİ Başkanı Celal ÖCAL
Tiyatrocu Ahmet KAYA