İçinde bulunduğumuz 21. Yüzyıl da Dünya ne kadar bir köy haline gelmiş olsa da Ulus Devletler; operasyonel istihbarat savaşlarına, biyolojik operasyonlara ve düzensiz göç istilalarına karşı ULUSAL kimliklerini koruma adına Beynelmilel politikalardan vazgeçip MİLLİ DEVLET yapılarına ve politikalarına yönelmiştir.
Biz de Türkiye olarak kadim TÜRK DEVLET geleneğinden gelen kurucu düşüncesi TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ olan devletimizi acilen kuruluş felsefesine dönmelidir.
Bu şiar ile hareket eden;
TÜRK MİLLİYETÇİLERİ 2023 yılı seçimlerinde son iki yıldır küresel güçlerin taşeronları olan Terör örgütlerinin siyasi temsilcileri olan Etnik,Kürtçü ve İslamcı olan HÜDA PAR ve Bölücü-Kürtçü HDP üzerinden TÜRKİYE siyasetini rehin almaya ve dizayn etmeye çalışan küreselci projelere karşı TÜRK MİLLİYETÇİLERİ insiyatif alarak TÜRK MİLLETİNİN kaderini tayin etme konusunda bütün projeleri bozmuştur.
TÜRK MİLLİYETÇİLERİ sergilediği bu duruş ile Türk toplumunun; kurucu felsefesi olan TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNİ milletimizin daha fazla özümsemesinin baş mihmandarları olarak tarihi görevlerini yüksek hassasiyetler ile yapmıştır.
TÜRK MİLLİYETÇİLERİ;
2023 seçimlerinden sonra yeni yasama yılında kendi Meclisinde yapılacak yeni ANAYASA çalışmalarında TÜRK MİLLETİNİN milli amentüsü olan ANAYASA’NIN ilk dört maddesini ve 66 maddeyi hedef alan toplam oy potansiyeli % 10 civarı olan HDP ve irili ufaklı tüm partiler bu süreçte tasfiye edilerek TÜRK MİLLİYETÇİLERİ yaptıkları protokoller ile TÜRK KİMLİĞİNİN Anayasal güvence altına almasının ve DEVLETİNİN ortağı olmadığını sağlayan ana unsur olmuşlardır.
TÜRK MİLLİYETÇİLERİ tarihin kendilerine yüklediği görevi başarı ile yapmışlardır.
ALPARSLAN TÜRKEŞ'İN dediği gibi “21. YÜZYIL TÜRK ASRI OLACAKTIR” hedefine doğru engel olan tüm küreselci projeleri tarihin çöplüğüne atmıştır.
VE TARİH YÜZYIL önceki gibi bugünde TÜRK MİLLİYETÇİLERİNİ başarıları ile yazacaktır.
KONU TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN GELECEĞİ OLURSA HERKES BİR ARAYA GELİR..
TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN KURULUŞ FELSEFESİNDE ,RECEP TAYYİP ERDOĞAN-DEVLET BAHÇELİ-KEMAL KILIÇDAROĞLU ...
Başkan Erdoğan ilk seçimde %49,5 oy alması ve buna itiraz etmemesi ,kendisini Diktatörlükle suçlayan Batılı ülkelere 2 tur seçimine girerek Türkiye'de demokrasi olduğunu göstererek seçimi kazanması da dikkat çekici..
(herkes istese başkan Erdoğan itirazlarla seçimi kazanırdı diyorlar)
Son seçimlerde bunu gösterdi,Hiç bir zaman bir araya gelmeyecek olan siyasi partiler CUMHUR İTTİFAKI AKP-MHP-HÜDA PAR-YENİDEN REFAH -BBP
MİLLET İTTİFAKI CHP-GELECEK PARTİSİ-DEVA PARTİSİ-DEMOKRAT PARTİ -SAADET PARTİSİ ,
bir araya getiren güç ile TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİ 'nin HDP ile birlikte seçime girmemesini sağlayan üst akılların operasyonlarını başarıyla bitirdikleri görülüyor.
Burada devlet üst akılları Türk Devletinin Cumhuriyetin kuruluş felsefesine hızla getirmesini sağladıkları ve yeni Anayasanın yüzde 90-95 oranıyla kabul edileceğini garantilemiş gözüküyor..(eğer yeni anayasa değişikliği için referandum gidilse bu %90-95 oranı hayal olacak ve yeni 100 yıl anayasasının yapılması engellenecekti)
Selahattin Demirtaş'ın siyaseti de bırakması da bu yönde değerlendirilmekte..
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ne demişti ''Bizim bir kişisel beklentimiz yok. Söz konusu vatansa gerisi teferruattır. O vatanımızın güzelliğini, bağımsızlığını bütün dünyaya duyurmalıyız. Tıpkı Cumhuriyetin kuruluşundaki felsefe gibi. Büyük bir millet olduğumuzu göstereceğiz.''
Şimdi CHP 'liler Kemal Kılıçdaroğlu'nun istifasını isteyeceklerdir , ama Kemal Kılıçdaroğlu şimdi CHP 'yi Kuvayi Milliye kodlarına geri getirmek için CHP içindeki Batılı ,ingilizleri tasfiye sürecine girecektir.
Bu seçimde kimse kaybetmedi ,Türkiye Cumhuriyeti Devleti Kuruluş felsefesi kodlarına geri dönüyor..
SÖZ KONUSU VATANSA GERİSİ TEFERRUATTIR..
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE !