Savcılar ihraç edildi
İstanbul Adliyesindeki FETÖ borsası iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında savcılar Lütfi Karabacak ve İsmet Bozkurt meslekten ihraç edilmiş ve haklarında “rüşvet”, “görevi kötüye kullanma”, “nüfuz ticareti”, “göreve ilişkin sırrın açıklanması” ve “gizliliğin ihlali” suçlarından 28 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Savcılar hakkındaki dosya ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 5. Ceza Dairesinde görülürken, savcılara rüşvet verdikleri iddia edilen Burak Çağlan Kızılhan, Hasan İnce ve Murat Ayyıldız hakkında İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmış, dosyalar aralarında irtibat bulunduğu gerekçesiyle Yargıtay’daki dosya ile birleştirilmişti.
Telefonda yazışmalar çıktı
Savcılara rüşvet verdiği iddia edilen Murat Ayyıldız ile irtibatı ortaya çıkan Yargıtay Tetkik hakimi Muhsin Ülker hakkında da “görevi kötüye kullanma ve nüfuz ticareti”suçundan dava açıldığı ortaya çıktı. Ankara Batı Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Ayyıldız hakkında İstanbul’da soruşturma başlatılmasından sonra, şüphelinin irtibatlarının araştırıldığı, bu kapsamda yapılan araştırmada, Ayyıldız ile Ülker’in irtibatına ulaşıldığı belirtildi. Ayyıldız’ın el konulan telefonunda ikili arasında çok sayıda yazışmaya rastlandığı anlatılan iddianamede, tetkik hakimi Ülker’in Yargıtay'da bulunan dosyalar hakkında Ayyıldız’a bilgi verdiği, dosyalardaki açıklar ve itiraz nedenleri konusunda yardım ettiği, Yargıtay’da temyiz aşamasında bulunan bazı dosyalar hakkında hukuki görüşünü belirttiği kaydedildi.“Önden 20 bin gibi bir görsünler”
İddianamede, Ayyıldız ve Ülker arasındaki para transferlerine de değinilirken, ikili arasındaki yazışmaların bazılarında, paranın kaynağına ilişkin bilgilerin yer aldığı anlatıldı. Yazışmalardan örnekler verilen iddianamede, Ülker’in bir yazışmada Ayyıldız’a “a.k Yargıtay’ı ticarethaneye çevirdik” ifadelerini kullandığı, bir başka yazışmada ise, Yargıtay’daki bir dosyanın lehe bozulması karşılığında “önden 20 bin gibi bir görsünler, peşin”dediğine yer verildi. Ayyıldız’ın Yargıtay’daki bir dosyanın öne alımı konusundaki talebi üzerine Ülker’in “ilgilenirim sorun değil ya” dediği, bir süre sonra da Ayyıldız tarafından Ülker’in verdiği başkası adına açılmış hesaba para yatırıldığı kaydedilen iddianamede, sanığın “hesap aktarımı gözükmesin delil bırakmak gibi olur” dediğine dikkat çekildi.“Para almadan iş yapmadım”
İddianamede Ülker’in, Yargıtay’a gelecek bir dosyaya ilişkin hukuki görüşünü bildirdikten sonra Ayyıldız’a “50 binde, 40 binde kal" şeklinde mesaj attığı, bir başka dosyanın evraklarını talep eden Ayyıldız’a “belli bi ücret karşılığı yaparım bedavaya yapmam, parayla yaparım sana ayıp olmazsa usta, para, paraaa, paraa” dediği kaydedildi. İkili arasındaki yazışmalarda Ülker’in yazdığı bazı mesajların da “para almadan iş yapmam”, “para almadan iş yapmadım bütün işlerimde, kararın bozulması için teminatı alalım, yüzde 60 şansı var.” şeklinde olduğu anlatıldı.“Espri mahiyetindeydi”
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan Ayyıldız ise, Ülker ile aralarında geçen yazışmaların birçoğuna “Ben bu konuşmanın ayrıntısını hatırlamıyorum” diyerek yanıt vermedi. Ayyıldız, bazı yazışmalara ise “espri amaçlı”, “bu konuda hiçbir fikrim yoktur” ya da “temenniden ibarettir”yanıtlarını verdi. Ayyıldız, aralarındaki para alışverişi için de “Aramızda zaman zaman ihtiyacımız olduğunda borç mahiyetinde para alışverişi olur. Burada bahsedilen para da ona ilişkindir diye düşünüyorum" dedi. Ayyıldız, bir dosyanın öne alınması için yaptıkları yazışmada, “Tamam ona göre konuşurum, peşin olsa olur” diyerek ne demek istediği ve Ülker’in kendisine verdiği “A.k Yargıtay’ı ticarethaneye çevirdik” şeklindeki yanıtının açıklanmasının istenmesi üzerine de “Bu konuşma da espri mahiyetindedir. Başkaca herhangi bir kastımız yoktur” diye konuştu.Tazminat davalarıyla açıklamaya çalıştı
Soruşturma aşamasında görevinden uzaklaştırılan Ülker hakkındaki dava Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Ülker, mahkemedeki savunmasında hakkındaki iddiaları reddederken, medyada kendisine yönelik hakaretler nedeniyle çok sayıda tazminat davası açtığını, bu davaların bir kısmını da kazanmış olduğunu belirterek,“Hala da açmış olduğum davaların bir çoğu devam etmektedir. Murat Ayyıldız ile olayın medyaya yansıması, işin artık bir espri boyutuna gelmesi nedeniyle" bir küfür 5000, 10.000 TL tarzında espriler olmuştur. Bu espriler aile içinde olmuştur" dedi. “Yargıtay’ı ticarethaneye çevirdik”mesajına ilişkin savunmasında ise Ülker, “Açmış olduğum bu davaların sonuçlanma zamanına binaen yaptığım tahmin ve esprilerden ibarettir. Zira bu davalar parça parça açılan ve toplamda 200.000 TL bulan davalardır. Bu davaların birçoğunu da kazandım” ifadelerini kullandı.Hapse mahkum edildi ama…
Yapılan yargılama sonucunda Ülker, görevi kötüye kullanma suçundan beraat ederken nüfuz ticareti suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapse mahkum edildi. Dosya itiraz üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne gitti. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi, kararı bozdu. Ülker’in dosyasının, Yargıtay 5. Ceza Dairesinde savcılar Lütfi Karabacak ve İsmet Bozkurt’un yargılandığı dava dosyası ile birleştirilmesi gerektiğini belirten daire, Murat Ayyıldız hakkındaki dosyanın da burada olduğuna dikkati çekti. Bunun üzerine dosyayı bir kez daha ele alan Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay 5. Ceza Dairesinden birleştirme talebine ilişkin görüş talep etti. Ancak Daire, birleştirme talebine olumsuz yanıt verdi. Buna karşın Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesi, Ülker hakkındaki davanın Yargıtay’daki dosya ile birleştirilmesine karar verdi.Meslekten ihraç edildi
Bu karar üzerine dosya, olumsuz birleştirme konusundaki uyuşmazlığın çözülmesi amacıyla Yargıtay Ceza Genel Kurulu önüne geldi. Dosyayı görüşen kurul da, yerel mahkemenin birleştirme kararını kaldırdı. Karar uyarınca dosya bir kez daha Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesine gelecek. Mahkeme, Ülker hakkında bir kez daha yargılama yaparak hüküm kuracak. Öte yandan Ülker’in, HSK’da devam eden idari soruşturması kapsamında geçen yıl meslekten ihraç edildiği öğrenildi.