“Kumpas davaları” olarak bilinen Ergenekon ve Balyoz davalarında, mahkeme kayıtlarının, üzerine “boş kayıt ” yapılarak silindiği, Hâkimler Savcılar Kurulu’nda “kurtarma” işlemi yapıldığı öğrenildi.
Babası da kumpas davalarının mağduru olan Avukat İrem Çiçek, Ergenekon ve Balyoz yargılamalarının mahkeme kayıtlarına ulaşmak istedi. Kumpas yargılamalarını yürüten hâkimlere yönelik FETÖ soruşturmalarının yürütüldüğü dönemde kendisi de ifade verirken görüntülerin HSK’de olduğunu öğrenen Çiçek, bunun üzerine 2016 yılında yaptığı başvuruyla davaların görüntü kayıtlarını istedi. Görüntü kayıtlarının silinmesi için salonun boş görüntülerinin kayıt edildiğini, bununla ilgili soruşturma açıldığını öğrenen Çiçek, yaşadıklarını şöyle anlattı:“Davaların görüntü kayıtlarını istedikten sonra HSK’den bir müfettişle görüştüm. Görüntü kayıtlarını ‘kurtardıklarını’, kendisinin elinde olduğunu belirtti. Kendilerinin de bu konuda soruşturma yürüttüklerini belirterek bizim de ifademize başvurdular. Görüntü kayıtları tarihi önem taşıyor. Müfettiş, Balyoz ve Ergenekon hâkimlerinin talimatıyla görüntüleri silmek için üzerine salonun boş görüntüsünün kaydının çekildiğini aktardı. Ancak yine de büyük kısmını kurtardığını söyledi. ‘Henüz soruşturma yürüyor’ denilerek kayıtlar verilmedi. Şimdi bazı görüntü kayıtlarının bazı avukatlarda olduğunu biliyoruz. Ama kayıtları, baştan sona tamamı kimsede yok. Eğer görüntüler silindiyse belki de hiçbir yerde yok. Gerçekten tamamı ellerinde mi, değil mi bilemiyorum. ”Kumpas davaları hâkim ve savcılarının, yargılamalar bittikten sonra aleyhlerine olabilecek delilleri ortadan kaldırmak için dijital materyallere “ format attığı” ortaya çıktı. Önümüzdeki ay Yargıtay’da görülecek Ergenekon davası hâkim ve savcılarına davanın iddianamesinde, Ergenekon yargılama heyeti, delilleri “wipe” programıyla, “geri dönüşü olmayacak şekilde” yok etmekle suçlanıyor.
Ergenekon davası hâkimlerine karşı FETÖ üyeliğinden ayrı olarak açılan dava , Yargıtay’da görülecek. Ergenekon davasına bakan Özel Yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi hâkimleri Hüsnü Çalmuk, Sedat Sami Haşıloğlu, Ercan Fırat, Fatih Mehmet Uslu, Nihat Topal ve Hasan Hüseyin Özese ile savcılar Mehmet Ali Pekgüzel ve Mehmet Murat Dalkuş’un yargılanacağı davada sanıklar 600 yıla kadar hapis cezası istemiyle mahkemeye çıkacak. Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un avukatı İlkay Sezer, Hüseyin Ersöz, CHP milletvekilleri Mehmet Ali Çelebi, Mahmut Tanal, Ergenekon sanıkları Dursun Çiçek, Hasan Atilla Uğur gibi isimlerin aralarında bulunduğu 15 kişi davaya “müşteki” sıfatıyla katılıyor.21 bilgisayar artık boşDavanın Yargıtay tarafından kabul edilen iddianamesinde Ergenekon yargılamalarını yapanlara yönelik ilginç suçlamalar yer alıyor. Mahkeme heyeti, kendi aleyhlerine delillerin bulunduğu ve kumpas yargılamasının yapıldığı 21 bilgisiyara “ format atmakla” da suçlanıyor.
Suçlama, iddianamede “İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kullanımına tahsis edilen 21 adet masaüstü bilgisayara, yargılamanın gerçekleştirildiği Silivri Ceza İnfa Kurumları’nın bulunduğu yerleşkede, bilgisayarları teslim etmeden önce, UYAP genelgelerine ve olağan işleyişe aykırı biçimde, wipe programı ile kesinlikle geri dönüşü olmayacak şekilde format attırmak suretiyle, bilgi ve belgeleri sildirmek” ifadesiyle yer alıyor.
Babası da kumpas davalarının mağduru olan Avukat İrem Çiçek, Ergenekon ve Balyoz yargılamalarının mahkeme kayıtlarına ulaşmak istedi. Kumpas yargılamalarını yürüten hâkimlere yönelik FETÖ soruşturmalarının yürütüldüğü dönemde kendisi de ifade verirken görüntülerin HSK’de olduğunu öğrenen Çiçek, bunun üzerine 2016 yılında yaptığı başvuruyla davaların görüntü kayıtlarını istedi. Görüntü kayıtlarının silinmesi için salonun boş görüntülerinin kayıt edildiğini, bununla ilgili soruşturma açıldığını öğrenen Çiçek, yaşadıklarını şöyle anlattı:“Davaların görüntü kayıtlarını istedikten sonra HSK’den bir müfettişle görüştüm. Görüntü kayıtlarını ‘kurtardıklarını’, kendisinin elinde olduğunu belirtti. Kendilerinin de bu konuda soruşturma yürüttüklerini belirterek bizim de ifademize başvurdular. Görüntü kayıtları tarihi önem taşıyor. Müfettiş, Balyoz ve Ergenekon hâkimlerinin talimatıyla görüntüleri silmek için üzerine salonun boş görüntüsünün kaydının çekildiğini aktardı. Ancak yine de büyük kısmını kurtardığını söyledi. ‘Henüz soruşturma yürüyor’ denilerek kayıtlar verilmedi. Şimdi bazı görüntü kayıtlarının bazı avukatlarda olduğunu biliyoruz. Ama kayıtları, baştan sona tamamı kimsede yok. Eğer görüntüler silindiyse belki de hiçbir yerde yok. Gerçekten tamamı ellerinde mi, değil mi bilemiyorum. ”Kumpas davaları hâkim ve savcılarının, yargılamalar bittikten sonra aleyhlerine olabilecek delilleri ortadan kaldırmak için dijital materyallere “ format attığı” ortaya çıktı. Önümüzdeki ay Yargıtay’da görülecek Ergenekon davası hâkim ve savcılarına davanın iddianamesinde, Ergenekon yargılama heyeti, delilleri “wipe” programıyla, “geri dönüşü olmayacak şekilde” yok etmekle suçlanıyor.
Ergenekon davası hâkimlerine karşı FETÖ üyeliğinden ayrı olarak açılan dava , Yargıtay’da görülecek. Ergenekon davasına bakan Özel Yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi hâkimleri Hüsnü Çalmuk, Sedat Sami Haşıloğlu, Ercan Fırat, Fatih Mehmet Uslu, Nihat Topal ve Hasan Hüseyin Özese ile savcılar Mehmet Ali Pekgüzel ve Mehmet Murat Dalkuş’un yargılanacağı davada sanıklar 600 yıla kadar hapis cezası istemiyle mahkemeye çıkacak. Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un avukatı İlkay Sezer, Hüseyin Ersöz, CHP milletvekilleri Mehmet Ali Çelebi, Mahmut Tanal, Ergenekon sanıkları Dursun Çiçek, Hasan Atilla Uğur gibi isimlerin aralarında bulunduğu 15 kişi davaya “müşteki” sıfatıyla katılıyor.21 bilgisayar artık boşDavanın Yargıtay tarafından kabul edilen iddianamesinde Ergenekon yargılamalarını yapanlara yönelik ilginç suçlamalar yer alıyor. Mahkeme heyeti, kendi aleyhlerine delillerin bulunduğu ve kumpas yargılamasının yapıldığı 21 bilgisiyara “ format atmakla” da suçlanıyor.
Suçlama, iddianamede “İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kullanımına tahsis edilen 21 adet masaüstü bilgisayara, yargılamanın gerçekleştirildiği Silivri Ceza İnfa Kurumları’nın bulunduğu yerleşkede, bilgisayarları teslim etmeden önce, UYAP genelgelerine ve olağan işleyişe aykırı biçimde, wipe programı ile kesinlikle geri dönüşü olmayacak şekilde format attırmak suretiyle, bilgi ve belgeleri sildirmek” ifadesiyle yer alıyor.